Ocağın sonuna doğru bir buket papatya kök salıvermiş
gönlüme. Beyaz yaprakları masumiyetini yansıtmış yüzüme. Bir buket papatya
başucumda asılı… Bir buket mutluluk damlıyor üzerime. Kırmızı yanaklı utangaç
bir kuş, kanatlarından üstüme papatyalar yağdırıyor. Nazlı nazlı süzülüp
gözümün önünden kayboluyor. Mevsim kış aylardan da ocak... Biraz ürkek biraz da
endişeli gönlüm. Nazlı kuşun süzülüşüne takılı kalmış aklım. Bulutların arasına
giriyor bazı zamanlarda. Göremiyorum, özlüyorum o utangaç halini. Üşütürse bu
soğukta... Korkuyorum, bekliyorum konsa diye omzuma. O beni yükseklerden
izliyor da ondan mı özlemiyor benim kadar çok? Ya da utanıyor mu özledim
demeye?
Kafam yine takılı
kalmış papatyalarıma. Mis gibi kokuyorlar hala. Kurumaya yüz tuttukları an
yenileri açacak biliyorum. Ve o nazlı kuş gelip tekrar saçacak üzerime mis
kokulu çiçekleri. Nazlı nazlı süzülüp konacak bu kez gönlüme. Gönlümün
sıcaklığında kızaracak yanakları. Ürkek bakışlarından anlayacağım. Çok uzun
zamandır bekliyor olmalı benim gönlümdeki bu çarpışları...
Özlem Büşra Ş.