Bu dünyada çok karmaşa var değil mi? Herkes hata avına
çıkmış. Ağzından çıkacak laflardan korkuyorsun. Korkuyorsun insanların
birbirini düşmanlıkla yiyip bitirmesinden. Korkuyorsun; anneni, babanı, kardeşini, arkadaşını
kaybetmekten bir fikir ayrılığında. Korkuyorsun bir gün çıkamamaktan güzelim
sokaklara. O sokakların yerinde durmayacak olmasından korkuyorsun. Sevgi var
içinde öyle bir sevgi ki tüm dünyaya yeter. Ama karşında öyle bir dünya var ki
sevgisizlikte en beter.
Ve sen korkuyorsun. Bir daha çıkmayacak mı gökkuşağı? Açmayacak
mı huzurun bahar dalları? Uçmayacak mı göğünde kuşların?
Korkuyorsun,
korkuyoruz.
Ve yeni bir dünya istiyoruz. Yeni bir dünya bu dünyadan
anımsatacak bize cenneti. Sevecek herkes birbirini. Saracak kollar sevgi ile
yaralı bedenleri. Yaralı kalmayacak ağlamayacak bebekler. Hiçbir anne
ağlamayacak ölen bebeğine. Ölmeyecek bebekler bombaların sinsi soğukluğunda. Kimse
dışlamayacak kimseyi ten renginden göz renginden dolayı. Anlayamasak da
dillerinden, farklı millet farklı ırk demeyecek sarılacağız birbirimize. Hata
avcıları olmayacak mesela. Koyulmayacak
yollara çakıl taşları. Kuşlar da uçacak gökyüzünde biz de… Sevgiler çarpışacak
bakışlarda. Sevgi ile sarılacak dünyanın dört bir yanı. Patlayan tek fişek
havai fişekler olacak rengârenk. İzleyecek tüm çocuk ruhlu sevgi insanları. Biter
bitmez koşacaklar yıldızların yanına. Yıldızlar gibi parlaya parlaya…
Yeni bir dünya istiyoruz, yeni bir dünya. Bu dünyadan
silinmeye başlayan sevgi ile sarılmış bir dünya. Çocuk ruhlu insanların
masumiyetiyle parlayan bir dünya... Güneşinin etrafında pervane ve güneş de ona
pervane… Gecesi yıldızlı havası huzurlu, her adımında bir dostluk, hiç kopmayan
aile bağları… Yaşatmalı bize daha ölmeden cennet baharını…
Yeni bir dünya
kuruyoruz. Bu dünyaya bir ağaç da ben dikerim diyen dostlar var mı? Bu dünyanın
parlayan yıldızlarından uçan kuşlarından sesimi duyan var mı? Hadi silin
gözyaşlarınızı gülücüklerle kuralım bu yeni dünyamızı… J
Özlem Büşra
Şılak